Ankara İnanç Özgürlüğü Platformunun 219. hafta Basın Açıklaması

ANKARA İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU'NUN

03.04.2010 TARİHLİ 219. HAFTA BASIN AÇIKLAMASI

Değerli basın mensupları, kıymetli dostlarımız! Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu adına hepinize hoş geldiniz der, insan hak ve özgürlükleri konusunda gösterdiğiniz hassasiyet ve destekten dolayı teşekkürlerimi sunarım.

Malumunuz olduğu üzere; ülkemiz son günlerde birçok sıcak gündemle hareketli ve o denli de önemli olaylar yaşamaktadır. Bunların başında elbette insanların inanç, fikir ve ifade özgürlüklerine en büyük darbeyi vuran 12 Eylül Anayasası'nın değiştirilmesi konusu gelmektedir. Daha dün Cunta Anayasalarının tümden değiştirilmesini isteyen muhalefet partilerinin, bugün bu konuda harekete geçen başta iktidar partisi olmak üzere, tüm sivil toplum kuruluşlarının bu yönde başlattıkları girişimleri engellemek için sergiledikleri çabayı anlamak mümkün değildir.

Evet, tekrar, üzerine basa basa ifade edelim ki, insan hak ve özgürlüklerine adeta balyoz gibi inen 28 Şubat post-modern darbesi, ülkemiz insanının düşünce, inanç ve ifade özgürlüklerinin önünde en büyük engel olarak durmaya devam etmektedir.

Cuntacı zihniyete sahip kimi parti, kurum ve kuruluşlar, 28 Şubat kararları doğrultusunda hareket ederek inancını yaşamak isteyen dindar kesime karşı harekete geçmişlerdir. Evet, din ve maneviyat düşmanlığını en uç noktalara kadar götüren bu kesimlerin niyeti ortadadır. Kuran kursları ile ilgili getirilen düzenlemeler, kız çocuklarının okutulması ile alakalı bunca teşviklere karşılık başörtülü öğrencilere yapılan ayrımcılık, baskı ve zulüm, imam-hatip lisesi mezunlarını hedef alan ve sonuçta tüm meslek liselileri de kapsayan katsayı adaletsizliği, geçmişte YÖK'ün sergilediği kanunsuz tasarruflar, başörtüsü gerekçesiyle görevine son verilen kamu görevlileri ile sırf hanımının başı örtülü olduğu için görevine son verilen kimi personele yapılan çağdışı uygulamalar bu konudaki kin ve düşmanlığın boyutlarını göstermesi bakımından kayda değerdir.

Şu hususun altını çizerek belirtelim ki, insanların hak ve özgürlüklerinden yana tavır koymayan her şahıs, kurum, kuruluş ve sistem silinmeye, yok olmaya mahkûmdur. Yakın tarihimizin "Politika Mezarlığı"na bakanlar, oraya kimlerin gömüldüğüne iyi dikkat etsinler. Ve bilelim ki, insan hak ve özgürlükleri ile ilgili getirilecek her yasak, peşinden başka yasakları da getirecektir. Ve yine bilelim ki, böylesi bir süreci başlatanlar, halkın kendilerine siyaset yasağı koymasına sebep olacaktır. Nitekim kimi siyasetçiler, şu anda, bu manevi yasak ve ambargonun tokadı ile şaşkın ördekler gibi sağa-sola yalpalayıp durmaktadır.

İşte bizler, insanların en tabii hakları olan düşünce, inanç ve ifade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğine inanan sivil toplum kuruluşları olarak, tüm sistem ve ideolojilerin insanların bu özgürlüklerinin önünü açması gibi bir sorumluluğunun olduğunu, ülkeyi yönetme mevkiinde bulunanların böyle bir görev ve sorumluluklarının bulunduğunu tekrar gündeme getirerek, başlıca taleplerimizi kamuoyuna arz ediyoruz:

-Tüm adaletsizliklerin ve hak ihlallerinin kaynağı olan Cunta Anayasalarının toptan değiştirilmesi,

-İnanç, düşünce ve ifade özgürlüğünün sağlanması, herkese çalışma özgürlüğünün verilmesi ve kıyafeti sebebiyle eğitim ve çalışma özgürlüğünün engellenmemesi,

-Eğitimde eşitlik,

-Katsayı adaletsizliğinin yeni düzenlemelerle tamamen kaldırılması,

-Kuran kursu ile alakalı getirilen 12 yaş sınırının kaldırılması.

Basın açıklamamızı burada bitirirken, Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu adına hepinize teşekkürlerimizi iletir, bir sonraki basın açıklamamızda buluşmak ümidiyle saygılarımızı sunarız.

Vahdet Vakfı Adına

Muhittin Özdemir

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı EylemlerTarih 2010-04-05
Okunma Sayısı : 1122
Şube ve Temsilcilerimiz
ankara
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - Mazlumder / Ankara Şubesi
Adres: Kocatepe mah. İnkılap sokak 31/8 Kızılay Çankaya/ ANKARA
E-posta: ankaramazlumder[a]gmail.com | Telefon: 0312 419 30 40 | Faks:

Ziyaretçi Sayımız : 4643417